1 Ağustos 2016 Pazartesi

Viking Mitolojisinde Dünyalar

 "Bu yıl Northumbria'da kötü alametler belirdi ve halkı korkuttu. Bu alametler büyük kasırgalar ve sürekli görülen yıldırımlar, ve havada uçarken görülen parlayan ejderhalardı. Bu alametlerin ardından büyük bir kıtlık başladı, ve çok geçmeden gene o yıl, 8 Haziran'da, dinsiz adamların yağmalaması ve katliamları malesef Tanrı'nın Lindisfarne'deki kilisesini yerle bir etti."

 793 yılında Anglo-Saxon Günceleri'nde bahsedilen bu dinsiz adamlar vikinglerdi ve bugün onların inançlarından bahsedeceğim. Çoğu mitolojide olduğu gibi bu da yaratılış ile başlıyor.

 Kuzeyde yer alan Nilfheim'dan gelen buz ve güneyde yer alan Muspelheim'dan gelen ateşin, hiçlikten oluşan Ginnungagap'ta bir araya gelmesi Ymir adında bir buz devi ve Audumla adında bir ineğe hayat verir. Hayta gelen ilk iki varlık, garip bir şekilde, bir buz devi ve inektir. İnek Nilfheim'ın buzlarını yalarken bir adamın kafasını görür ve buzu yalamaya devam ederek adamı oradan çıkarır. Bu adamın üç torunu tanrılar Odin, Ve ile Vili'dir. Bu üç kardeş buz devi Ymir'i öldürürler ve vücudundan dokuz dünyaları yaratırlar: Asgard, Vanaheim ve Alfheim; Midgard, Jotunheim, Nidavellir ve Svartalfheim; son olarak Hel ve Nilfheim.

 Bu dünyalardan bahsetmeden önce Kuzeylilerin evren anlayışlarını anlatmak gerekir. Kuzeyliler evreni üç parçadan oluşan bir yapı olarak görüyorlardı: bir üst kat, bir orta kat ve bir alt kat. Ayrıca tüm bu katların arasında belirli bir mesafe bulunur. En üst katta Asgard vardır; Aesir veya savaşçı tanrılarının diyarı. Gene bu katta Tanrılar ve Tanrıçalar'ın sarayları vardır. Bu saraylar büyük ve görkemli bir sur tarafından korunur. Asgard'da aynı zamanda her gün dövüşen ve her akşam ziyafet çeken ölü savaşçılar, yani Einherjar'ın sarayı vardır. Ölü savaşçıların sarayının adı Valhalla'dır. Valhalla'da hepsi vakitlerini geçirirler ve zamanın sonunda Tanrılar ve kahramanlar-- Devler ve canavarlar arasında verilecek son savaşı, Ragnarok'u beklerler. Bu en yüksek katta ayrıca Vanaheim vardır, Vanir veya bereket tanrılarının diyarı; ve Alfheim, parlak elflerin diyarı, ayrıca buradadır.

 İkinci katta Midgard yer alır, insanların içinde yaşadığı orta dünya. Midgard öyle derin ve büyük bir okyanus ile çevrelidir ki çoğu kimseye öbür tarafa ulaşmak imkansız gibi gelir. Buna rağmen okyanusu aşmak isteyenleri ise başka bir şey bu sefer durdurur: korkunç ve dev yılan Jormungand. Bu okyanus yılanı öyle büyüktür ki Midgard'ı sarmış ve kendi kuyruğunu ısırmıştır. Midgard'ın doğusuna doğru, dağların ardında devlerin diyarı Jotunheim yer alır. Devlerin kalesine Utgard denir ve burada kötücül dev kral Loki hüküm sürer.

 Gene bu katta, Midgard'ın yakınlarında cüceler vardır. Cüceler, Nidavellir(Karanlık Ev)'de çukurlar ve mağaralar içinde yaşarlar. Nidavellir'in altlarında bir yerlerde ise Svartalfheim, yani 'Karanlık Elflerin Diyarı' bulunur. Cücelerde, karanlık elflerde açgözlü ve kurnaz yaratıklardır ayrıca yer altında yaşamayı severler.

 Asgard ve Midgard birbirlerine Bifrost adında yanan bir köprüyle bağlanmışlardır. Belki Viking mitolojisindeki en büyük kaynağımız olan Snorri Sturluson'un yazdığına göre "Belki de onu görmüşsünüzdür ama bir gökkuşağı ile karıştırmışsınızdır. Üç rengi vardır ve diğer yapılardan daha büyük yetenek ve kurnazlıkla yapılmıştır." yazar.

 Üçüncü ve en alt katta ölülerin dünyası Nilfheim yatar. Midgard'dan aşağı doğru dokuz günlük bir yolculuk uzaklığındadır. Nilfheim öldürücü soğuk, bitmek bilmeyen bir acı diyarıdır. Hemen yanında Hel bulunur ve burası iğrenc ve güçlü bir yaratık tarafından korunur. Kötü insanlar öldüklerinde Nilfheim yoluyla Hel'e giderler ve orada bir kez daha ölürler. Aynı zamanda buraya Odin ölülerin bilgeliğini elde etmek için ve Hermod, Loki'nin kardeşinin öldürdüğü Balder'ı geri getirmek amacıyla Hel'e gider.

 Bu mitoloji daha pek çok epik hikayelerle dolu ve zaman buldukça bunlarısize anlatmaya çalışacağım.
Kaynakça: Kevin Crossley Holland'ın "The Norse Myths" kitabı
http://norse-mythology.org/

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder